Bu sene
başından beri bilgisayar dersimizde gayet verimli çalışmalarda
bulunduk.Bilgisayar hakkında pek de bilgisi olmayan daha doğrusu bilgisayar
hakkında diğer arkadaşlarıma nispeten pek bilgisi olmayan ben,bu dersin kendi
adıma çok verimli geçtiğini söyleyebilirim.Gerek Devkan, gerek Pelin
hocalarımızın nezaretinde ileriki zamanda
bana çok yardımcı olacak yeni bilgiler edindim.Word’ü
kullanmayı,bilgisayarın parçaları, bölümleri hakkında bilgileri yeni yeni
öğreniyorum. Bunun en son örneği ise movie maker ve bu program vasıtasıyla
yaptığım “The Milestone of My Education Life” çalışmasıdır.Bilgisayarda, google
dan ara butonundan başka bir şeyler de yapabilmek kendi açımdan çok
sevindirici.Ama şunu da söylemeliyim.Bilgisayar konusundaki bu yetersizliğim
bilgisayar hakkındaki cehaletimden değil
ona çok ama çok ilgi duymamamdandır.Movie maker çalışmasında üniversite
sınavını kazanma hikayemin kısa bir özetini geçtim.Ama bunu yapana kadar da
bayağı uğraşmak zorunda kaldım.Metin hazırlamak ayrı bir dert onu ses kaydı
haline getirmek bambaşka bir dertdi.Ses kaydının kalitesi pek iyi olmadığı
görüşündeyim ama yarım yamalak ta olsa o projeyi tamamladım ve vize notumu
almak için hocamıza sundum.Daha sonra bu çalışmayı blog hesabımıza yükledik ve
arkadaşlarımla facebook kabusundan başka bir ortamda yorumlaşmanın heyecanı
beni sarmış vaziyettedir.Ama blog açmak ta en az proje hazırlamak kadar zordu.
Ücretli blogları mı denemedik, yanlışlıkla google plus hesabımı açmadık. Ama o
da azmimizin elinden kurtulamadı ve artık bir blog hesabım var.Bilgisayar
denince saatlerce usanmadan konuşabilen, her şeyi hakkında söyleyecek bir
şeyler bulabilen arkadaşlarıma hep özenirdim. Galiba şimdi benim de konuşacak
birkaç cümlem var. Sene başında muafiyet sınavı hakkında da bir şeyler yazmak
istiyorum.Bilgisayar dersinden muafiyet sınavı olduğunu duyunca kendimle
çatışma içinde olduğumu itiraf etmeliyim.Sağ yanım bilgisayar hakkında yok
denecek kadar az bilgim olduğunu ve bu derse ihtiyacım olduğunu ayrıca bir yıl
boyunca harıl harıl çalışıp kazandığım üniversitenin bir tane dersinden yırtma
fikrinin emeğime yapacağım en büyük haksızlık olacağını söylüyordu. Fakat öte
yandan sol yanım etrafımda bu dersten muaf olmak isteyen arkadaşlarımı görünce
benim onlardan ne eksiğim var diyerek egoma mesajlar gönderiyordu fakat bu
egonun bana hiçbir faydası olmayacağını da kendime gizliden gizliye itiraf
ediyordum.Neyse ki sınavı geçemedim ve ihtiyacım olan dersi alıyorum.Tekrar
söylüyorum iyi ki de bu dersi alıyorum. Para verip kurslarda derse gireceğime
her Cuma saat 9 da gelip ücretsiz derslerime giriyorum ve memnunum. Bu dersten
muaf olmak isteyen arkadaşlarıma da söyleyecek iki çift lafım olacak. Eminim bu
ders size çok şey katar bu yüzden nasıl kaçacağınızı düşünmek yerine derslere
katılıp zavk almaya bakın
Hikayeni, müziğini ve fotoğraflarını çok beğendim.:) Ellerine sağlık. Ayrıca bende Kemal Sunal'ı çok severim. Onun fon müziğini kullanmanda çok hoş olmuş.:)
YanıtlaSilBeğendim ama keşke fon müziğin biraz daha hareketli olsaydı üniversiteyi kazandığını söylüyosun ama müzikten dolayı neredeyse ağlayacaktım:)ama yine de güzel olmuş
YanıtlaSilEngin, fon müziğin biraz daha hareketli olabilirdi. Müziğin yeşilçamı hatırlatıyor. Ama yinede emeğine sağlık. Mesleki hayatında başarılar dilerim...
YanıtlaSilengin videonu beğendim konusu cok güzel:)))ama müzik biraz acıklı.
YanıtlaSilklasik türk filmi müziği kardeş içim daraldı valla ama eline sağlık..:)
YanıtlaSilengin sanki bu filmde üniversiteyi keşke kazanmasaydım der gibisin müzik çok güzel ama filme uymamış ses tonlamaların ve geçişlerin çok iyi emeğine sağlık:) çok beğendim ama ' HAYIR' diyorum :)
YanıtlaSilÇalışmanı beğendim ellerine sağlık Engin ama fon müziğin daha hareketli olabilirdi.
YanıtlaSil